Burada bir nöqte de var ki, alimler üstünde çox vurğu ederler, İslam Peyğemberinin (s) İmam Hüseyne (e) münasibeti ile bağlıdır. Eziz Peyğemberimizin (s) bir ibaresi var: “Hüseyn mendendir ve men Hüseyndenem”. Bu ibare ve bu anlamda çatdırış demek olar ki, İmam Hüseyne (e) mexsusen aid edilib. Beli, Peyğemberimiz (e) İmam Eli (e) ve İmam Hesen (e) barede de bu mübarek anlamda ifadeleri işledib. Bezi elmsiz insanlar bunu baba-neve münasibetleri çerçivesine salmaq isteyirler. Görünür, bu, nedense daha rahat gelir bezileri üçün. Amma, kiçicik tedqiqat gösterir ki, burada qohumluq üzerinde olmayan bir İlahi rabiteye işare var.

Belelikle, önce “Hüseyn mendendir” ibaresinin arxasında hansı menaların durduğunu tehlil edek. Resuli-Ekremin (s) mübarek şexsiyetinin kimliyini araşdıraq ki, Eba Ebdillahın (e) bu mübarek anlama aid olmasının felsefesini başa düşek. Biz istesek anlayaq ki, Aşura gününde Kerbela meydanında ne baş verib, gerek önce Aşura günü qehremanının mübarek şexsiyyetini araşdıraq.

Arifler buyurur ki, Resuli-Ekrem (s) – yaranış alemenin felsefesinin özüdür. Bu kontekstde, Eba Ebdillah (s) İslam Peyğemberindendirse, onda o Hezretin de yaranışın felsefesine birbaşa aidiyyeti var. Resuli-Ekrem (s) – yaranış aleminin bütün zahir ve batininin xülasesidir. Yaranış aleminde bütün kamalların mümkünat seviyyesinde olan en ali toplumu Peyğemberdedir. Yaranış aleminde bütün gözellikler Resuli-Ekremde (s) xülase olunub. İmam Hüseyn (e) barede ki, Peyğemberimiz buyurur, “o, mendendir”, bütün bu gözelliklere, bütün bu kamallara aidiyyeti var. Yeni, Peyğemberimizin (s) aid olduğu meselelere, mövzulara, nöqtelere diqqet etmeliyik ki, İmam Hüseynin (e) neye aidliyini müeyyen ede bilek. Hansı meselelere aid olduğunu bilek.

Desek ki, bütün meleklerin en üstünlükleri Resulullahda (s) xülase olunub – sehv etmemişik. Arifler deyirler ki, bu, tam deqiq bir qiymetlendirmedir. Demeli, İmam Hüseyn (e) bütün bu keyfiyyetlerin daşıyıcısıdır. Desek ki, Resulullah (s) bütün

[1] 2 3 >>