canim.az
Sevgiyə gedən yolda, yalnızlığa son!...
Daxil ol Qeydiyyat
Sayta Daxil Olun!
İstifadeçi Adı ve ya ID:

Şifre:

Meni xatırla | Qeydiyyatdan keç
Şifreni unutdun?
OKUYUNCA HALİNİZE ŞÜKÜR EDECEKSİNİZ

ilerleyemedik, on iki dairede çakılıp kaldık, üzerine ilaveler yapamadık. Kafamı dövüşüm bundan dolayı. Vaktiyle ele geçen fırsatları değerlendiremeyip on iki dairede kalışımdan dolayı. Şaşırarak sordum:
– Yani on iki dairenin sahibi olduğun halde mi, fırsatı değerlendiremedim, diyorsun? Elini boşlukta salladıktan sonra:
– On iki daire ne ki? dedi. Aslında ben on iki gökdelenin sahibi olmalıydım şimdi. Gerekçesini de şöyle açıkladı:
– Ben buraların tarla olduğunu, bedava denecek kadar ucuza satıldığını biliyorum! Ama bunu bilmenin bir faydası yok ki şimdi. Kafayı vaktiyle çalıştırmadıktan sonra, kalırsın işte böyle on iki daireyle! Yumruklarsın kafanı durmadan!.. Bir ürperti geldi içime:
– Beyefendi kusura bakma, dedim senin düşüncenden korkmaya başladım. On iki daireye sahip olmuşsun hâlâ mutlu ve huzurlu değilsin. Şükür duyguları taşımıyorsun. Hemen uzaklaşıyorum bu türlü düşüncenin yanından.. diyerek yürüdüm kendi istikametime doğru. O da, sahip olamadığı gökdelenlerin hasreti içinde kafasını yumruklayarak yürüdü kendi istikametine doğru... Yol boyunca Efendimiz (sas)’in ikazlarını düşündüm. Şöyle tarif ediyordu ademoğlunun hırsını.
– Kendi ihtiyarladığı halde hırsı hep genç kalan ademoğulları vardır. Bunların iki dere dolusu altını olsa, yine doymaz da der ki: “Keşke bir üçüncü dere dolusu altınım daha olsaydı!” Böyle insanların gözünü ancak toprak doldurur! Sadaka Rasûlullah.
Ben burada sözün özü olarak dua ediyor ve diyorum ki:
– Rabbimiz! Bize kanaat duygusu lütfeyle. Sahip olduklarımızın şükrünü eda etme mutluluğu nasip eyle, sahip olmadıklarımızın da hırs ateşinde yanmaktan muhafaza eyle!

PAYLAŞALIM HERKES OKUSUN

Dini Hikaye seven kardeşlerim
Bizi TAKİP etsinler → Sait Davran


<< 1 [2]

»İslam Dini
»Oxu zalına keç

Onlayn Tanışlıq: 902 / 1805